Saturday, December 5, 2015

Karakaya Köyü


Karakaya Köyü
Bodrum’da gezecek o kadar çok yer var ki. Karakaya köyünü hep duyardım ama gidememiştim. Bir gün emekli olduktan sonra Gümüşlük’e yerleşen dayıcığıma sormuştum, demişti ki, “evlat, orası Gümüşlük’ün arkasında dağın eteğinde eski Rum evlerinin olduğu bir köy. Şimdi hep İngilizler alıp restore ediyor, ama oturulacak yer değil. Akrep, yılan kaynıyor!”

Ben de annemi biraz gezdireyim, dedim, bindik arabaya, Gümüşlük’ün çıkışına yakın, sola sapan yola girip 5-6 km sonra Eski Karakaya’ya ulaştık. Eski Karakaya diyorum, çünkü yapılaşmalar yüzünden, daha o eski Rum köyüne gelmeden kiometrelerce önce, çoğu taş evlerden oluşmuş bir Yeni Karakaya kurulmuş.

Karakaya'nın kübik taş evleri
Eski Karakaya’nın girişine girince mecburen arabayı yol kenarına çektim, çünkü park yeri de yok, köye arabayla giriş imkanı da. Yolun sonu! Buradan köyün içine giriş iki tarafı makilerle, zeytin ağaçlarıyla kaplı bir patikadan sağlanıyor. Uzaktan bakınca dağın eteklerinde, zeytin ağaçlarının arasına serpiştirilmiş, göz alıcı bir mimarisi olan kübik taş evler görülüyor. Bir tarihi miras ve SİT alanı olmasına rağmen ne yazık ki köy hakkında resmi otoritelerce hazırlanmış bir bilgi kaynağına ulaşamadım, ama internetten edindiğim bilgilere göre Karakaya 800 yıllık bir köy. Avram Galanti Bodrumlu'nun "Bodrum Tarihi" kitabındaki bilgilere göre, 1891 yılı itibariyle Karakaya'da 62 ev , 396 nüfus varmış. Bugün de fotograflardan görüldüğü gibi, 50-60 kadar ev var. Bunların birçoğu restore edilmiş, kalanların da restorasyonu yapılacakmış.

Peksimet Dağı'nın eteklerindeki Karakaya'ya girilen patika

Gene internet bilgilerine göre, Karakaya Köyü korsan saldırılarından korunmak üzere, kıyıdan uzak ve korunaklı bir yer olan Peksimet Dağı’nın eteklerine kurulmuş. Evlerin bahçelerinde bol bol begonvil ve regarenk çiçekler görülüyor. Uzaktan bakınca köyün manzarası çok güzel. Köyden Gümüşlük manzarası da harika. Yeşillikler, mavilikler, Ege adaları... Harika bir resim. Ama gerçekten evler, dağın eteklerine sarp kayalıkların arasına serpiştirilmişler, o yüzden, benim için yerleşilmesi, yaşanması zor bir yer.